Varis Tedavisi

Merhabalar ben kalp damar cerrahisi uzmanı Op. Dr. Orhan Coşkun bu yazıda varis tedavisi ile ilgili bilgilere yer vereceğim. Damar genişlemesi tedavisi mümkün ve küçük istisnalar dışında mutlaka tedavi edilmesi gereken bir damarsal bir hastalıktır. Tedavi edilmemesi halinde artan şikayetleri ile günlük hayatı çekilmez hale getirebilir. Bu yazıda varis nedir neden olur? Gibi konuları ele almayacağım. Zira bu konuda hazırladığım geniş bir yazı bulunuyor. Menüden kolayca ulaşabilirsiniz.

Varis Tedavisi Sizi Korkutmasın! Çünkü Çok Kolay
Evet, arkadaşlar gelişen teknoloji ile birlikte tedaviler 10 dakika gibi kısa bir sürede hem de ameliyatsız yöntemlerle yapılabilmektedir. Günlerce hastanede yatmadan, narkoz korkusu yaşamadan, günlerce işinizden, okulunuzdan geri kalmadan sağlığınıza kavuşabilirsiniz. Dikkat: Belirtmiş olduğum olanaklar sadece ameliyatsız tedavilerde geçerlidir.

Varis Nasıl Geçer?

Tedavi yöntemlerine geçmeden önce önemli bir soruya yanıt vermek istiyorum. Birçok insan hastalığın kendi kendine geçmesini beklemektedir. Birçoğu ise tehlikenin farkında olmadan ülser oluşumuna doğru gitmektedir. Bu nedenle varis nasıl geçer, tedavi olmak gerekir mi? Sorusuna yanıt vermek istiyorum.

Hamile Değilseniz Tedavi Olmanız Gerekir

Damar genişlemesi 1-2 istisna dışında kendi kendine geçen bir sorun değildir. Nedir bu istisna derseniz? Başlıkta da belirtildiği gibi birincisi gebelik olacaktır. Hamilelik esnasında kadınlarda varisler oluşabilir. Bunun nedeni artan kan değeri, bebeğin yaptığı baskı ve hormonlarla alakalıdır. Bu süreçte ortaya çıkan damar genişlemeleri doğum sonrası geçme olasılığı bulunmaktadır. Bu nedenle yeni doğum yapan anneler birkaç ay bekleyebilir. Zaten gebelik esnasında tedavisi yapılmamaktadır.

Kılcal Damarlar Kozmetik Bir Sorundur

Bir diğer istisna ise sadece kılcal damarları olan insanlar tedavi olmak zorunda değildir. Ama muayene olarak sorunun sadece kılcal damarlar olduğunu teşhis ettirmesi gerekir. Çünkü çoğu zaman toplardamar ve kılcal damar genişlemesi aynı anda olabilmektedir. Tabii ki estetik açıdan kötü görüntü sizin için sorun değilse tedavi olmayabilirsiniz. Ama benim önerim 10 dakika gibi kısa bir sürede kötü görüntü ve şikayetlerinden kurtulmanız yönünde olacaktır.

Ameliyatsız Tedavi Yöntemleri Nelerdir?

Alt yapı ve uzmanlık açısından gelişmiş merkezlerde uygulanan birden fazla ameliyatsız yöntem bulunmaktadır. Bunlar lazer, radyofrekans, köpük, skleroterapi ve yapıştırma şeklindedir. Yazının devamında tüm bu yöntemlerin ne olduğu ve nasıl yapıldığını tedavi esnasında çektiğimiz videolarla görme imkânı bulacaksınız.

Lazer

Evet, arkadaşlar ilk olarak lazer ile başlamak istiyorum. Çünkü bu yöntem ameliyatsız varis tedavisinde ilk geliştirilen yöntemdir. Bilmeniz gereken en önemli hususlardan biri cilt üzerinden ve damar içerisinden uygulanan iki şekli vardır. Cilt üzerinden uygulanan sadece kılcal damarların tedavisinde etkilidir. Damar içerisinden uygulanan EVLA (EndoVenoz Lazer Ablasyonu) ise retiküler (orta) ve varikoz ven (kalın varislerin) tedavisinde uygulanmaktadır.

Exotherme Lazer İle Kılcal Damar Tedavisi

Cihaz olarak onlarca farklı marka ve model bulunmaktadır. Kliniklerimizde Exotherme kullanıyoruz. Diğer cihazlara göre daha gelişmiş olduğunu söyleyebilirim. Zoom özelliği ile tedavisi yapılacak olan kılcal damarları daha net görme ve uygulama imkânı sağlıyor. Cihazın başlığına bütünleşmiş olan Saphire soğutma sistemi ile cilt belli bir soğuklukta tutulmaktadır. Böylece ek bir soğutucu jel kullanmaya gerek kalmıyor. Aşağıda yer alan video’da cihazı ve uygulamasını görebilirsiniz.

Yüzdeki Kılcal Damarlarda da uygulanır
Örümcek ağına benzediği için (Spider Veins) olarak adlandırılır. Sadece bacaklarda olmaz. Aynı zamanda yüz bölgesinde de sıkça karşılaştığımız bir durumdur. Yüz bölgesindeki kılcal damarların tedavisi Exotherme laser ile kolayca yapılabilmektedir.

EndoVenoz lazer Ablasyonu (EVLA)

Evet, arkadaşlar Exotherme ile kılcal damarları tedavi ederken yazının giriş kısmında da belirttiğimiz gibi orta ve kalın varislerde cilt üzerinden uygulanan yöntemin etkili olmadığını belirtmiştik, burada çözüm olarak karşımıza EVLA ya da diğer yöntemler çıkmaktadır. Şuan konumuz lazer olduğu için kısa adı EVLA olan (EndoVenoz Lazer Ablasyonu) ile devam edelim.

EVLA’nın uygulanışı genelde hastanelerin ameliyathanelerinde yapılmaktadır. Çünkü aynı zamanda ultrasonda kullanılması gerekir. Tespit edilen varisli damara cilt üzerinde çok küçük bir delik açarak ulaşılır. Örnek vermek gerekirse serum yolu gibi düşünebilirsiniz. Bu delikten lazer kateteri sorunlu damarın içine sokularak ultrason yardımı ile ilerletilir. Gerekli noktaya varılması ile birlikte cihaza enerji verilerek kateterin ucundaki yaklaşık 1 cm’lik kısım içerisinde bulunduğu damarı yüksek ısı ile tahrip etmektedir. Aşağıda yer alan animasyon videoda tedavinin uygulanışı gösterilmektedir.

RadyoFrekans

Lazer dünya genelinde hayatımıza ameliyatsız varis tedavi uygulamasını sokarken aynı zamanda gelişmeler içinde umut ışığı olmuştur. Çünkü lazer sonrası kısa adı Radyofrekans olan RF geliştirildi. Yine laser gibi cilt üzeri ve damar içerisinden uygulanan 2 tekniği bulunmaktadır. Laser uygulamasına göre daha gelişmiş olduğu söylenebilir. Uygulaması büyük ölçüde benzerlik taşımaktadır. Radyofrekans ucu çok ince bir kalem gibidir. Tespit edilen kılcal damarlara 1 mm aralıklarla dokunmak şeklinde etki eder.

EndoVenoz RadyoFrekans Ablasyonu (EVRF)

EVRF’de yine EVLA gibi damar içinden ultrason yardımı ile yapılmaktadır. Yine sorunlu damara ulaşmak için dikişe gerek kalmayacak kadar küçük bir delik açılır. Lazer kateterinin etki eden kısmı 0,5 – 1 cm iken EVRF’nin etki eden kısmı yaklaşık 7 cm yani tedaviyi daha kısa sürede tamamlamayı sağlar. Laser tek seferde 1 cm uygularken Radyofrekans ile tek seferde 7 cm genişliğindeki damarı tedavi eder.

Köpükle Varis Tedavisi

Yazının geri kalan kısmında gördüğümüz lazer ve radyofrekans yöntemleri genelde pahalı cihazlarla uygulanan yöntemlerdir. Şimdi ise köpük haline getirilerek kullanılan bir ilaçla devam edeceğiz. Aethoxysklerol madde dediğimiz ilaç ülkemizde de sıkça kullanılmaktadır. 3’lü musluk dediğimiz bir alet yardımı ile ilaç + hava karıştırılarak köpük haline getirilmektedir. Hazırlanan köpük varisli damarlara (kılcal damarlarda dahil) enjekte edilerek uygulanmaktadır.

Tedavi Süreci 1-6 Seans Sürebilir

Köpükle varis tedavisinde önemli bir hususu aktarmak istiyorum. Hastalığın durumuna göre tedaviniz 1 ile 6 seans sürebilir. Bunun nedeni damar içine enjekte edilen ilacın günlük dozu ile alakalıdır. Günlük belli bir dozu aşmaması gerekir. Bu nedenle hastalığınız çok ileri ise tek seans yeterli olmayabilir. Seanslar bir sonraki gün ya da hafta şeklinde olabilir. Varis tedavi ücretleri seanslara göre belirlenmez. Hastalığın tamamen ortadan kaldırılmasına bağlı olarak belirlenir.

Skleroterapi

Yukarıda görüntülerini de izlediğiniz köpük ile skleroterapi hemen hemen aynıdır. Tek fark ilacı köpürtmek yerine saf halde kullanmaktır. Özellikle daha ileri derece genişlemiş damarlarda tercih edilebilir.

Mikro Skleroterapi

Yazının giriş kısmında da belirttiğim gibi köpük ya da diğer bir tabirle skleroterapi kılcal damarlar dahil retiküler ve varikoz venlerde uygulanabilmektedir. Kılcal damarlarda yapılan tedaviye ise mikro skleroterapi denmektedir. Aşağıda yer alan videoda 10 saniye içerisinde örümcek ağı gibi görünen kötü görüntüden nasıl kurtulunduğunu görebilirsiniz.

Yapıştırma Yöntemi

Son zamanlarda uygulanışı hızla artan yöntemlerden biri de yapıştırma yöntemi diyebilirim. Damarı ısı ya da ilaçla tahrip etmek yerine yapıştırıcı madde enjekte ederek kapatmayı amaçlamaktadır. EVLA ve EVRF’de olduğu gibi yine sorunlu damara çok ince bir iğne ile girilerek hazırlanan yapıştırıcı enjekte edilmektedir. EVLA ve EVRF göre yan etkileri daha az diyebilirim.

Ameliyatsız Varis Tedavi Avantajları Nelerdir?

Günümüzde varis tedavileri 2 şekilde yapılmaktadır. Ameliyat ya da son 15 yıl içerisinde hızla yaygınlaşmış olan ameliyatsız uygulamalarla, burada seçim size bırakılmaktadır. İlk yapmanız gereken doktorunuzun hangi yöntemin uygulayacağını öğrenmektir. Zira devlet hastanelerinde uygulamalar büyük ölçüde ameliyat ile yapılmaktadır. Bunun nedeni hasta yoğunluğu ile açıklanmaktadır.

Hastanede Yatmak Gerekmez

Ameliyat ile yapılan tedavilerde hastanın toplardamarı çıkarıldığı için minimum 2-3 gün hastanede yatması gerekebilir. Ameliyatsız yöntemlerde ise sadece 30 dakika zaman ayırmanız yeterlidir.

Narkoz Korkusu Yok

Ameliyatlar genelde narkoz dediğimiz genel anestezi ile yapılır. Ameliyatsız yöntemlerin birçoğu anestezi bile gerektirmez. Sadece EVLA ve EVRF bölgesel uyuşturma ya da hafif uyku dediğimiz sedasyon ile yapılır.

İş Gücü Kaybı Olmaz

Ameliyat ile yapılan tedavilerde hastanın iyileşme süreci zaman almaktadır. Bu nedenle ciddi anlamda iş göremezlik durumu ortaya çıkacaktır. Bu hem çalışanlar hem de eğitim görenler için ciddi sıkıntı demektir. Ameliyatsız tedavilerde ise hiçbir şekilde iş gücü kaybı yaşanmaz. Hasta isterse öğlen yemek molasında gelerek tedavisini olur, işine dönebilir.

Tedavi Ücreti Çok Ekonomiktir

En güzel yönlerinden biri de ödeyeceğiniz tedavi ücretinin ameliyata göre daha ekonomik olmasıdır. Çünkü hastanede yatma ya da ameliyathane gerektirmediği için ek masraflar oluşmaz. Hem de SGK mensubu hastalara %50 indirim imkânı sağlanır. Böylesine avantajlı şartlarda mutlaka sağlığınıza kavuşmanızı öneririz.

Bir yanıt yazın

E-posta adresiniz yayınlanmayacak. Gerekli alanlar * ile işaretlenmişlerdir


WhatsApp Destek
İletişim