idea klinik
Birçok sağlık sorununun ortaya çıkış nedenlerine baktığınızda kişinin hata ve ihmalleri ön plana çıkmaktadır. Örnek vermek gerekirse ayaklarda sıkça karşılaştığımız can yakan problemlerden biri nasır diğer diğer isimleri Keratoma ve Callus olarak bilinmektedir. El ve ayaklarda sık görülen bu sorunun en önemli nedeni maalesef bilinçsiz ayakkabı tercihi olmaktadır. Ayağınızdan büyük ve topukla ayakkabılar bu sorunu tetiklemektedir. Yazının devamında sorunun nedenlerini ve alınması gereken önlemleri göreceğiz. Şimdi dilerseniz ilk olarak hastalığın yapısını görelim.
Nasır Nedir?
Toplumumuzun yabancı olmadığı bir sorun olup, daha çok nasıl bir yapıda olduğunu özetlemek istiyorum. En sık ayaklarda görülmekte olup, görüldüğü yerlere bakacak olursak parmak üst kısımları, yanları ve topuk bölgesinde görülmektedir. Cildin en üst tabakasında sürtünmeye bağlı olarak sertleşme olmaktadır. Belli bir aşamadan sonra nasır ortasında nidus dediğimiz 1 mm genişliğinde bir nokta oluşmaktadır. İşte ağrıya neden olanda burası olup, tedavide mutlaka nidus alınması gerekir. Aksi halde etkili bir tedavi uygulanmış diyemeyiz. Buda gösteriyor ki evde kendi kendimize nasır tedavisi yapmak neredeyse mümkün değildir.
Nasır Neden Olur?
Yazının giriş kısmında belirttiğim gibi nasır daha çok kişinin hataları sonucu ortaya çıkmaktadır. Aşağıda bu ihmal ve hataları başlıklar halinde görme imkanı bulacağız. Henüz böyle bir sorunu olmayanlar bu hataları yapmaması halinde etkili bir korunma önlemi almış olurlar.
Ayağınıza Uygun Olmayan Ayakkabı Seçimi: Eskiden çocuklara ayakkabı alırken 1-2 numara büyük alırlar ki seneye de giysin diye bu durum sadece çocuklar için geçerli olmayıp, yetişkinlerde ayağım rahat etsin diye 1-2 numara büyük ayakkabı alırlar. Ayak ölçünüze büyük olacağı için yürüyüş esnasında sürtünmeler meydana gelecektir. Bu sürtünmelerde vücut kendini korumak adına cildi sertleştirmektedir. İşte nasır problemi bu şekilde ortaya çıkmaktadır. Mutlaka ayak ölçümüze göre ve ayağımızın sürtünmesine neden olmayacak ayakkabılar seçmek gerekir. Bu durum kundura türü ayakkabılarda daha sık görülmektir.
Ayağın Belirli Bir noktasına Basma Alışkanlığı: Bazı insanlar ayağı yere tam anlamıyla basmak yerine daha çok belli bir noktasına basmaktadır. Bu topuklar ya da parmak uçları kısmı olabilmektedir. Bazen seçtiğiniz ayakkabı ya da terlikte aynı soruna neden olabilir. Özellikle kadınların kullandığı yüksek topuklu ayakkabılar belirtmiş olduğum soruna en uygun örnektir.
Nasıl Anlaşılır, Belirtileri Nelerdir?
Hastalığı şimdi nasıl tanıyacağımıza bakalım. İlk dikkat edilmesi gereken husus ciltte sertleşme olup, nasır olan yerde yaklaşık 1 cm alanda cilt sarı bir renk almakta ve belirgin bir leke görülmektedir. İlk başlarda ciddi bir sorun teşkil etmemesine karşın siz hatalarınıza devam etmeniz halinde sürekli ilerleyecek ve dayanılmaz şikayetlere neden olacaktır.
Ciltte Sertleşme: Nasır cildin sertliğine göre 2 gruba ayrılmaktadır. Az ve çok sert olmak üzere 2 türü vardır. İlk dikkat edilmesi gereken bacaklarımızdaki cildin sertleşmesine dikkat etmeliyiz. Çünkü sorun adım adım ciltte sertleşme ile başlamaktadır. Sorunu noktada çözme imkanınız bulunmaktadır. Bununla ilgili detayları yazının devamında aktaracağız.
Ağrı (Can Yanması) : Nasır probleminde kimse ciltte sertleşmeyi önemsemez. Genelde yaşlanma belirtileri vs olarak görürler. İşte keşke önemsenip, o sertliğe erken dönemde önlem alınsa nasırlaşmadan kurtulmuş olursunuz. Dediğim gibi sorun ilerledikçe artık dayanılması güç ağrılar ortaya çıkacaktır. Ayak tabanında olanlar yürümeye zorlanabilir. Çünkü bastığınız her adımda nasır kökü dediğimiz nidus baskıyı 100 kat daha fazla hissedecek ve kişiyi sürekli huzursuz edecektir. Bu durum sorunun ilerlediğini göstermektedir. Bu şekilde şikayetleriniz varsa tedaviniz mutlaka nidusun (nasır kökü) çıkarılacak şekilde yapılmalıdır. Buda ancak bir doktor tarafından yapılması anlamına gelir.
Nasıl Nasıl Geçer?
Evet arkadaşlar sorunun yapısını, nedenlerini ve belirtilerini anladıktan sonra şimdi bu can sıkıcı sorundan en kolay şekilde nasıl kurtuluruz, onu ele görelim. Tüm sağlık sorunlarının çözümünde olduğu gibi erken teşhis önemlidir. Pe ki hazırsanız korunma ve tedavi seçeneklerine geçelim.
Ciltte Sertleşmeyi Önleyin: Nasır problemi ilk başlarda herhangi bir şikayete neden olmaz. Ağrı gibi şikayetleriniz varsa sizin sorununuz ileri seviyede olup, mutlaka bir doktora muayene olarak ameliyatsız cerrahi yöntemlerle nasır kökünün (nidusun) çıkarılması gerekir. Bu işlem çok basit ve tecrübeli hekimler tarafından kısa sürede yapılmaktadır. Yazının devamında nasıl yapıldığını gösteren tedavi videosu yer almaktadır. Evet arkadaşlar sizdeki sorun henüz ağrı yapmıyorsa kendi imkanlarınızla sorunu ortadan kaldırabilirsiniz. Bunun için ciltte sertleşmenin önüne geçmek ve sertleşmiş olan deri tabakasından kurtulmak gerekir.
Ayakkabı Seçiminizi Gözden Geçirin: Nasır genelde yeni bir ayakkabı aldığınızda ortaya çıkabilir. Çünkü yeni ayakkabınız ayaklarınıza tam olarak uygun olmayabilir. Buda parmakları çarpması ve sürtünmesi ile sürekli cildin sertleşmesine neden olur. Sorun sürekli ilerleyerek devam ediyorsa son aldığınız ayakkabıyı kullanmaktan vazgeçebilir ya da haftada 2-gün giyerek geri kalan zamanlarda farklı ayakkabı giyebilirsiniz. Maddi sıkıntınız yoksa 2-3 çift ayakkabı alarak bunları 2-3 gün aralıklarla değişiklik yaparak giymek etkili olacaktır.
Sertleşmiş Deriden Kurtulun: Evet arkadaşlar sorun derideki sertleşmenin sürekli artması ile ortaya çıkmaktadır. Siz bu sertleşmeyi geriye doğru götürürsünüz ilerlemesini önlersiniz. Bunun için özellikle ayaklarda karşımıza çıkan sertleşmiş derileri yumuşatma ve onlardan kurtulma yönünde adım atmalıyız. Bunu yapmak için ponza taşı içeren törpüler, nemlendiriciler ve cilt yumuşatıcı ürünlerden kullanabilirsiniz. Avon’un Footworks markası ile sattığı ürünler özellikle ayak tabanında ciddi bir yumuşatma ve sertleşmiş ciltten kurtulma imkanı sunuyor.
1 Dakika Gibi Kısa Sürede Yapılmakta
Sizdeki problem sadece cildin sertleşmesi ile sınırlı kalmayıp ağrıya da neden oluyorsa bu durumda mutlaka bir doktora müracaat ederek bilimsel yöntemlerle tedavi olmak gerekir. Tedavinin amacı can yanmasına neden olan nasır kökü (nidusun) çıkarılması yönünde olmalıdır. Cildin 5-6 mm altında yer alan nidus çıkarılmadıkça kalıcı çözüm olmaz. Pe ki nidus nasıl çıkarılacak? Şimdi bu detaylara bakalım.
Nasır Nasıl Çıkarılır?
Bunu evde kendi kendinize, ilaçla, kremle, törpü ile yapmanız imkansız olduğu kadar dayanılması zor can yanmasına sebep olur. Doktorlar ilk etapta ameliyatla almayı uygun görmüşler fakat günümüzde teknoloji geliştiği için artık nasır ameliyatı gereksiz hale gelmiştir. Ameliyat yerine sadece kısa sürede yapılan Radyo Frekans uygulaması bulunmaktadır. Aşağıda yöntemi ve avantajlarını yakından görelim.
Radyo Frekans İle Nasır Tedavisi (Çok Pratik)
Sağlık alanında kullanımı hızla yaygınlaşan Radyo Frekans ya da kıs adı ile RF yukarıda da belirtildiği gibi sadece 1 dakika içinde yapılmaktadır. Nasır çevresini ısı enerjisi ile keserek sertleşmiş cilt ve onun orta kısmında yer aşan nidusu çıkarmaktadır. Dikiş atmak vs gerekmez. Aşağıda yer alan videoda nasıl yapıldığını görebilirsiniz.
Doktorlarımız Sorularınızı Cevaplıyor!
Nasır hakkında bilgiler vermeye çalıştık, bundan sonrası ise sizlerden gelen sorulara yanıtlar şeklinde devam edecektir. Dilerseniz sizde sayfanın alt kısmında yer alan soru ve yorum formundan sorunuzu iletebilirsiniz.
Nasır Bandı İşe Yarar mı?
Yukarıda da belirttiğimiz gibi tedavi nasır kökü dediğimiz nidus çıkarılması ile mümkün olur. Derinin yumuşatılması geçici çözüm olup, sizi birkaç hafta rahatlatacaktır. Bu tür ürünler tam anlamıyla tedavi sağlayamaz. Öyle olsaydı şuan ameliyatla uğraşmazlardı.
Hangi Doktora / Bölüme Gidilmesi Gerekir?
Nasır şikayeti olan insanların en çok merak ettiği hususlardan biride muayene için hangi doktor ve bölümü seçeceklerini merak etmektedir. Benim önerim genel cerrahi uzmanları olacaktır. Çünkü tedavi nasır kökünün çıkarılması şeklinde olacağı için en uygun çözümleri burada bulursunuz.
Genel cerrahi uzmanı alanında hasta kabulüne devam eden Op. Dr. Seher Şirin, İstanbul Üniversitesi Cerrahpaşa Tıp Fakültesi’nden mezun olmuştur. Uzmanlık eğitimini ise Sağlık Bakanlığı İstanbul Eğitim ve Araştırma Hastanesi’nde tamamlamıştır.